Cavialar’da Beslenme

cavia-beslenmeCavia’larda Sindirim:

Cavia’ler diğer bazı hayvanların (kedi, köpek gibi) aksine farklı bir sindirim sistemine sahiptirler.

Besinler, 10-15 cm’lik yemek borusundan yaklaşık 15-30 ml kapasitesi olan mideye ulaşır. Midenin özel yapısı gereği, mevcut olan kas sistemi yiyecekleri bağırsaklara dışarıdan destek almadan yollayamaz; bunun için yeni besinler gelir ve öncekileri bağırsaklara doğru iter. Bu döngü durmaksızın devam eder. Bu nedenle tavsiyelerin aksine cavia’lerin yem kaplarında sürekli olarak yem bulunmalıdır. Bu hayati döngüyü devam ettirmenin tek şartı gerektikçe sürekli olarak yem yemeleridir. Ayrıca cavia’ler midelerinin bu özel durumu nedeniyle asla kusamazlar. Narkoz gerektiren müdahalelerde operasyondan 3 saat öncesine kadar besin tüketmemeleri gerekir.

Yukarıda bahsettiğim midesel hareketin ardından besinler, bağırsaktaki gramopzitif (bakteriler) tarafından işlenir ve dışkılama başlar. Belirli besinlerle sürekli beslenen cavia’ler bu nedenle ani besin değişikliklerinden kolaylıkla etkilenebilirler.

Dışkı yemelerinin sebebi ise, ihtiyaçları olan B ve K vitaminlerini karşılayamamaktan ileri gelir. Kör bağırsaklarından gelen ve yeterince işlenmemiş, ham kalmış olan dışkılarından bu vitaminleri temin ederler. Cavia’lerde iki çeşit dışkı gözükür; bir tanesi doğrudan atık olan koyurenkli ve diğeri daha açık renkli körbağırsaktan gelen, vitamin ihtiyacını yeniden karşılayabilecek nitelikte dışkıdır. Bu normal şartlarda sorun olan bir şey değildir. Ancak çok sayıda aynı ortamda bulunan cavia’ler için özellikle birbirlerinden parazit bulaşma hususunda oldukça etkilidir. B ve K vitaminleri ıspanak,kabak, marul, yeşil domates, yeşil biber, mısır, muz, şeftali, çilek, pirinç, buğday, portakal gibi gıdalarda bulunur ve bunların tamamı cavia’ler tarafından severek tüketilir. B ve K vitamini ihtiyacını karşılayan cavia’ler dışkılarını yemeyecektir.

Cavia’lerin sağlıklı olarak ömür geçirebilmeleri hazır yemler dışında (onlarla birlikte), çoğunlukla ot ve taze sebzelerden oluşan dengeli bir yem sistemiyle gerçekleşir. Ancak sebze ve şeker içerikli gıdaların fazla nişastalı bölümleri verilmemelidir.

cavia-beslenme-01Diğer taraftan insanlar için işlenmiş, üretilmiş (müsli türü) gıdalar cavia’lerin hassas sindirim sistemlerinde problemlere neden olabileceği için verilmemelidir.

Kuru ot kafesin içinde birden çok yerde ve sürekli ulaşabilecekleri şekilde bulundurulmalıdır.

Avokado, Hindistan cevizi (konserve de dahil), domates veya patates (kendisi de eğer filizlenmişse cavia’yi zehirler) yaprakları nitrit, yüksek su içerdiklerinden sıklıkla verilmemelidir. Marul, (çok az verilebilir) mantar, fıstık ezmesi, acı biber, sıcak otlar ve baharat, kuru fasulye ve taze bezelye (çok az verilebilir), fındık, reçel, jöle, meyve, yoğurt, kek, kurabiye, fırın ürünleri (ekmek vs.), kızarmış, dondurulmuş, konserve veya pişmiş gıdalar dahil meyve suları, salamura sebze, kahve, kola, süt ve süt ürünleri şekerli besinler verilmemelidir.

Verilmemesi gereken çiçek, meyve ve sebzeler:

Öncelikle ülkemizde bol miktarda bulunan örnekleri verdim, ancak elbette liste bu kadarla sınırlı değil, kanaatimce seralardan, çiçekçilerden alınan bitkilerin yaprak çiçek yada meyvelerin hiç biri verilmemelidir. Çünkü buralarda çiçeklerin erken gelişmesi için çeşitli kimyasallar kullanılmakta, bozulmamaları ve hastalanmamaları için yine kimyasal ilaçlar kullanılmaktadır. Evdeki bitkilerden verilmek istenirse yine çiçeklendirmek için topraklarına dökülen kimyasallardan kullanılmamış bitkiler seçilmelidir.

  • Şimşir
  • Karanfiller (tümü)
  • Kiraz yaprakları
  • Krizantem
  • Siklamen
  • İncir
  • Sümbül
  • Düğünçiçeği
  • Domates yaprak ve sapları
  • Kuzukulağı (oksalik asit miktarı fazla olduğu için verilmemeli.)
  • Ceviz (neden verilmemesi gerektiğini henüz anlayamadım, ama pek çok yerde verilmesi sakıncalı olan gıdalar arasında geçiyor.

Verilmesinde sakınca olmayan bitkiler: 

cavia-beslenme-02Ülkemizde yetiştirilen ve kolaylıkla bulunabilenler seçilmiştir.
Çim ,kedi otu, buğday başakları, lif açısından dışarıdan buğday alınırken güvercin buğdayı adı verilen ayıklanmamış buğday almanızı öneririm.
Yonca , yaprak ve sapı sınırsız miktarda verilebilir. Ancak verilecek yonca Peru yoncası olarak da bilinen hayvanlar için olan yonca olmalıdır. Yoncanın bazı çeşitleri süs yada bahçe dekorasyonu için de kullanılmaktadır. Aktardan yem yaptırırken Peru yonca tohumu da karışıma katılabilir, ancak sürüde yavru varsa tohumlar çok küçük olduğu için sıkıntı yaratabilir.

  • Anason
  • Aynisafa –yaprak ve çiçekleri verilebilir.
  • Ahududu:
  • Böğürtlen : meyvesi ve genç taze sürgün yaprakları verilebilir.
  • Civanperçemi
  • Çayüzümü : meyveleri, orta boy yaprakları
  • Çoban Çantası
  • Dut kurusu
  • Elma: çekirdeklerini çıkartmayı unutmamak gerekir.
  • Havuç
  • Hercai menekse
  • Gül: yaprak ve çiçekleri
  • Karpuz (haftada bir verilmeli ve kibrit kutusu büyüklüğünü geçmemeli)
  • Karahindiba
  • Kırmızı biber (tatlı)
  • Kimyon
  • Kusotu
  • Kırmızı yaban mersini: meyvesi ve genç yaprakları verilmeli.
  • Kişniş
  • Kuşburnu- Olgun meyveleri verilmeli
  • Kanatya Otu
  • Kocayemişi : meyve ve yaprakları verilebilir.
  • Kaz otu
  • Maydanoz: küçük yapraklı olanlari tercih edilmeli
  • Marul
  • Meslissa (oğulotu)-bazılarına göre zehirlidir (şahsen denedim az miktarda sıkıntı olmadı)
  • Nane
  • Ihlamur : Olgun büyük yaprakları, sararmış haldeki yaprakları verilmeli
  • Papatya
  • Rezene
  • Renkli Burcak: Fiğ
  • Su mercimeği
  • Sinirli ot
  • Taze fasulye (haftada bir az miktarda verilmeli)
  • Yoğurtotu