Kedi ve köpeklerde, nefesin kokması, yutma güçlüğü, salya artışı, ağzın kapatılamaması, çiğneme güçlüğü ve yüz bölgesinde şişkinlikler gibi spesifik olmayan klinik bulgularla beliren bu tümörlerin kliniksel başlangıçları, biyolojik davranışları ve tedavileri birbirinden farklıdır.
Ağız boşluğunda şekillenen tümörlerin sık görüldüğü ve yatkınlığı bilinen köpek ırkları, Golden Retriever, German Shorthaired Pointer, Weimaraner, Saint Bernard, Boxer ve Cocker Spanieldir. Ancak tüm ırklarda görülebilen ve genellikle diş etlerinde şekillenen bu tümöral oluşumlara karşı, cinsiyete bağlı bir yatkınlık da söz konusudur. Özellikle iri ırk erkek köpekler, dişilere oranla bu tümörlere karşı daha hassastır. Kedilerde ise ırka ve cinsiyete bağlı bir hassasiyet söz konusu değildir.
Ağız da şekillenen tümöral oluşumlar biyolojik yapısına bağlı olarak iyi ve kötü huylu, sınırlı yada metastazik karakterli olarak sınıflandırılabilir. Metastazlar genellikle çene, boyun ve farenx’in arkasında yer alan lenf yumrularında görülür. İster iyi huylu ve sınırlı, isterse kötü huylu ve yayılmacı olsun ağız içinde şekillenen tümörlerin birincil mekanik etkisi çiğneme ve yeme bozukluğu olarak gözlenir. Her iki durum da iştahsızlık, kilo kaybı ve kaşeksi gibi daha ciddi sorunlara neden olabilir. Yayılmacı karakterli tümörlerin metastaz yaptığı ikinci organ ise akciğerlerdir. Bu durumda da öksürük ve solunum güçlüğü gibi belirtiler görülebilir. Bu vakalarda tedavinin başarı şansı şekillenen sekunder akciğer hastalıklarına bağlı olarak düşebilir.
Köpeklerde ağız boşluğunda görülen dört çeşit tümör vardır. Bunlar şöyle sıralanabilir,
- Malignant Melanom
- Fibrosarcom
- Squamous Cell Carcinom
- Epulis